Kırgızistan turu sırasında gezdiğim yerler hakkında hazırladığım bu yazı, ülkenin kuzey bölgesindeki tarihi, doğal ve kültürel gezilecek yerler, tur rotası, haritası, şehirler, köyler hakkında bilgi içeren bir rehber blog yazısı. Başkent Bişkek, Issık Göl, Karakol, Çolpon Ata, Balasagun ve Kalmak Ashuu turu bu bakir Orta Asya ülkesinde tarih ve doğa turizmi meraklılarına güzel yolculuklar vaat ediyor. Ata binme, egzotik pazarlar, kaplıca suları, göl manzaraları ve kumsalları, gezginler ve turistler için keşfedilmeyi bekliyor.

Kırgızistan Turu Haritası ve Planı

Haritada bir Kuzey Kırgızistan turu için önemli noktaları ve gittiğim yerleri görüyorsunuz. Bu bölgeyi gezmek için 8-10 gün öneririm.

Kırgızistan tur haritası
Kırgızistan turu hartası

Başkent Bişkek 

Kırgızistan başkenti Bişkek Çuy (Chui) Vadisindeki Tien Shan Sıradağları’nda yer alıyor. Oldukça yeni ve tarihi yerleri az bir şehir olsa da, doğa yürüyüşleri ve dağcılık turlarına genelde buradan başlanıyor. Gezilecek yerler arasında Ala-Too Meydanı, Devlet Tarih Müzesi, Panfilov Parkı, Oş Pazarı, General Mikhail Frunze Müzesi, American University of Central Asia (AUCA), Zhirgal Banya Hamamları, Karven Club Havuzu, Atatürk Caddesi, Atatürk Parkı ve Heykeli var.

Bişkek
Bişkek Atatürk Heykeli, Atatürk Parkı.

Bişkek çarist tarzda planlanmış bir kent; büyük ağaçların ve sulama kanallarının olduğu geniş caddelerden oluşan ızgara planı, mermer cepheli binalar, Sovyet konut siteleri öne çıkıyor. Genç gezginleri Bişkek gece hayatı kendine çekiyor; yabancılar gece hayatını eğlenceli, insanlarını konuksever ve sıcak buluyorlar. Üniversiteler nedeniyle genç nüfusa yönelik kafeler, barlar ve kulüpler çok. Bişkek’te çok sayıda Türk var. Çünkü şehirde Türk yatırımcıların yanı sıra iki tane de Kırgız-Türk üniversitesi var. Birçok Türk öğrenci burada eğitim görüyor. Ulaşım ve uçaklar için Bilgi ve Gezi Rehberi yazıma bakabilirsiniz.

Balasagun Tarihi – Karabalasagun

Balasagun (Karabalasagun, Koz Ordu, Koz Uluş, Kuz Uluş), eski çağ’da Soğdiana, günümüzde Kırgızistan’da, Çu Nehri vadisinde Bişkek ile Issık Gölü arasında tarihi bir şehir. İbn Hurdâzbih, Makdisî, Gerdizî ve Yâkut el-Hamevî gibi yazarlar Balasagun’un Türklerin başkenti, büyük şehir ve bir kültür merkezi olduğunu söylüyorlar. Türkiye‘den gidenlerin Kırgızistan turu rotasına mutlaka koymaları gereken bir tarihi yer.

Karabalasagun
Balasagun

Ünlü Burana Kulesi ve Balasagun harabeleri Çuy İli sınırı içindeki Burana köyü yakınlarında. Çuy vadisinde, bir zamanlar ünlü ve güçlü üç büyük şehir vardı: Balasagun, Suyab ve Nevkat, bunlar Kırgız azmanların (sıradağlar) yakınlarında, birbirine çok yakınlardı. Kaynağını Tanrı dağlarından alarak çölde kaybolan Çu (Chuisk) nehrinin etrafı, çok eski zamanlardan beri özellikle Türklerin oturduğu bir havza. Birçok köy, kasaba, şehir bu nehrin civarında kurulmuş ve Balasagun da bunlardan biri. İslâmiyet’in Orta Asya’ya girişi sırasında gelişen olaylar dolayısıyla İslâm kaynaklarında adı Balâsagûn, Balâsakûn veya Velâsağun şeklinde geçiyor. Kaşgarlı Mahmud’un verdiği bilgiye göre Balasagun Kuz-Balık, Kuz-Uluş veya Kuz-Ordu (kuzey şehir) adlarıyla da biliniyordu. Öte yandan bu ismin Çin kaynaklarında Hu-sze-wolu-do şeklinde Çinceye tercüme edilerek yazıldığı görülüyor. Karabalasagun şehrindeki en sağlam ve önemli yapı, ünlü Burana Kulesi veya Minaresi.

Burana Tower
Burana Kulesi ve Minaresi

Balasagun’un Çu yakınında ne zaman ve kimler tarafından kurulduğu bilinmiyor. Kaşgarlı Mahmud, Türk başbuğu Şu’nun Altın Tağ’dan geri dönüp Çu nehrinin kenarına geldiğinde Balasagun’un yanına Şu adında bir kale inşa ettirdiğine dair rivayeti aktarıyor. Ayrıca Zülkarneyn’in Semerkant’ı geçip Türk ülkesine yöneldiği sıralarda Türklerin kuvvetli ve büyük bir ordusu bulunan Şu adında genç bir hâkanları olduğunu ve bu hâkanın Balasagun yakınında Şu Kalesi’ni yaptırdığını söylüyor. Ata Melik Cüveynî ise Balasagun’un kuruluşunu daha sonraki bir tarihte gösterip, Uygurlar zamanında Böğü Kağan tarafından inşa edildiğini kaydediyor. Aşağıdaki gibi ahşap kutulu büyük kitaplar Karabalasagun tarihini anlatıyor, ama Türkçe veya İngilizce yok.

Balasagun, Kırgızistan turu
Karabalasagun, Kırgızistan turu.

Kırgızistan’da, Karahan Türk Devletinin kurduğu, Kutadgu Bilig’in yazarı Yusuf Has Hacib’in doğduğu Balasagın şehrinin kalıntılarındaki en sağlam yapılar kule ve anıt mezarlar. Yüzlerce balbal var. Çok basit bir müzede 10. yüzyıldan kalma değerli Türk eserleri sergileniyor. Zamanında bölgede su tesisatlı ve 2 katlı evleri olan tek kentmiş.

Eski Türk eserleri
Eski Türk kaya resimleri

Balbal (Kırgızca: балбал, Tıva Türkçesi: Kiji köjee) Eski Türklerde kişinin mezarının veya bazı kurganların etrafına dikilen, öldürdüğü düşmanlarını simgeleyen mezar taşı heykelciklerine verilen isim. Orta Asya Türklerinde, Şamanlık dininin geçerliliğini yaygın olarak koruduğu dönemde, ölen savaşçıların kurgan denilen mezarlarının etrafına dikilmiş, savaşçının öldürdüğü düşmanları ve bu kişilerin öbür dünyada onun hizmetçileri olacağına inanılacağını simgeleyen, genellikle bir taş parçasının üzerine yontulmuş, bir elinde kılıç veya bardak figürlerinden oluşan heykellere verilen ad. Bu taşların sayısının fazlalığı ölen kişinin sağ ikenki gücünün, cesaretinin, kahramanlığının da simgesi. İslam öncesi dönemde yaygın olan balballar, İslam dininin kabulünden sonra yerini mezar taşlarına bıraktı. Balbal sözü Eski Türkçe sözcük olup bal+bal, yani vurmak, kakmak, çakmak demek.

Balbal
Eski Türk mezar heykelleri

Heykel ise ölen kağanları, kahramanları ve ünlü kişileri temsil ediyor. Her heykel, yüzü doğuya dönük ve sağ elinde göbeği hizasında bir kadeh tutacak şekilde dikilmiş. Balbalların bir kısmı bacak bacak üzerine atmış oturur durumda gösterilirken çok büyük bir kısmı bacakları belirtilmeden düz bir şekilde yapılmış. Sadece erkeklere değil, kadınlara ait heykeller de bulunuyor. Erkekler heykellerin %89’unu, kadınlar da %10’unu oluşturuyor. Kalan %1’in ise cinsiyeti anlaşılamamış. Erkek heykellerin önemli bir kısmı sakalsız, büyük bir kısmı bıyıklı. Pek azının çene kısmına oldukça kısa ve seyrek bir sakal eklenmiş. Yukarıdaki fotoğrafta kahramanları temsil eden heykeller, aşağıdakinde ise öldürdükleri düşmanları temsil eden balbal adlı daha basit heykelcikleri görüyorsunuz.

Balbal nedir
Balbal

Kalmak-Ashuu

Kırgızistan turu devam ediyor; Kalmak-Ashuu Kırgızistan’ın Chuy ilinde yer alan bir köy. Yüksekliği 1530 metre, nüfusu 640 kişi. Madem ki köyün adı Kalmak Aşuu, o halde ben “kalmak” dedim, bir pansiyona yerleştim.

Kırgızistan gezi turu
Kırgızistan turu

Bahçede bile İslam öncesi Türklerden balbal heykelleri var. Tengriye şükür bu akşam da kımızımı içtim.

Kalmak Ashuu
Kalmak-Ashuu, Kyrgyzstan

Terastan dağlara taşlara bakarken bi baktım palenin teki gündüz fotoğrafladığım bu Türk balbal heykelinin dibine çişini yapıyor. “Çekilulaordanşoparkeserimçükünü” diye höykürdüm, çişini saça saça kaçtı. Atalarımın inancına saygı göstersin.

Eski Türk heykel
Eski Türk heykelleri

Issık Göl Efsanesi ve Oluşumu

Dünyaca ünlü Kırgız yazar Cengiz Aytmatov’a esin kaynağı olan Issık Göl dünyanın en büyük krater gölü olup, aynı zamanda Güney Amerika’daki Titicaca gölünden sonra dünyanın ikinci en büyük dağ gölü. Gümüş gibi ışıldayan berrak sularında, 40 metre derinlikte yüzen balıklar görülebiliyor. Göl ülkenin en önemli turizm bölgesi.

Issik Köl
Issık Göl

Deniz seviyesinden 1607 metre yüksekteki Issık-Göl’ün kıyısında kalıyorum. Katya ile gölde teknedeyiz, arkamızda Ala-Too dağları. Onun ataları Moskova’nın varoşlarından 150 yıl önce ekmeğini kazanmak için buraya göçmüş, Katya bugün bir balerin. Benim atalarım Orta Asya – Anadolu – BalkanlarTrakya göçlerini yaşamış, 1000 yıl önce bu gölün kıyısında otağ kurmuş. Bir paket Türk kahvesi hediye ettim. Biz kent soylular gibi olamıyoruz, tedirginizdir, ama neşeliyizdir de, onca coğrafyanın rengini taşırız. Ben Türküm, Katya Rus, ben Çingeneyim, Katya Kırgız, bir gün dünya hepimizin olacak.

Kırgızistan turu gezi
Kırgızistan turu

Karla kaplı dağlarla çevrelenmiş, hava durumu soğuk olmasına rağmen, gölün suları hiçbir zaman donmuyor; bu nedenle gölün adı Kırgız Türkçesi’nde “ısı, sıcak, ılık göl” anlamına gelen Isık Köl. Kırgızlar bu göl için “Kırgızistan’ın bermeti (incisi)” diyorlar. Gölün uzunluğu batı-doğu yönünde 182 km, kuzey-güney genişliği 60 kilometre. Kıyılarının toplam uzunluğu 988 km olup, 6.236 km²’lik bir alanı kaplıyor. Gölün ortalama derinliği 278 metre, en derin yeri 668 metre. Issık Göl’ün aniden derinleşen güney kıyılarına karşın kuzey kıyılarında kıyı birdenbire derinleşmez ve fazla derin değil. Güney kıyılarında eşderinlik eğrileri daha sık.

Issık Köl
Isik Köl

Tarihi

Issık Göl’ün kıyısında, suyun yaklaşık 5-10 m derinliğinde, 2500 yıllık bir uygarlığın kalıntıları var. Çok iyi korunmuş olan bu kalıntılar, büyük ve zengin bir şehrin varlığını gösteriyor. Bazıları 500 metre uzunluğunda olan duvarlar, ok uçları, paralar, kulplu bronz kaplar, değerli karolar, hançerler ve küçük baltalar bulunmuş. Tarihçiler ve arkeologlar, Timur’un bir zamanlar bu kıyılarda bulunan ama esrarengiz bir şekilde ortadan kaybolan sarayını arayıp durmuşlar. Bugün kalıntıların bu meşhur saraya ait olduğu tahmin ediliyor.

mezarlık
Mezar. Kırgızistan Turu.

Issık Göl’ü yaklaşık 118 ırmak ve akıntı besliyor. Soğuk ve sıcak kaynak suları ve kar suları da gölü besleyen diğer kaynaklar. Gölün suyu biraz tuzlu, ve su düzeyi her yıl yaklaşık 5 cm düşüyor. Eski eserlerde Isık Gölü’nün isimleri Türk Gölü, Idık (Iyık-mukaddes) Göl olarak geçiyor. Divân-ı Lügati’t-Türk’te İsîğ köl, “Barsgan’da bir göl. Uzunluğu 30 fersah, eni 10 fersahtır” diye geçiyor. Bir asır öncesine kadar gölün kutsal olduğuna inanıldığı için göle pek girilmezmiş fakat günümüzde turizm sahası olması dolayısı ile başta Kırgızlar, Kazaklar, Sibirya Türkleri ve Ruslar göle en çok giren turistler.

Kırgızistan turu yorum
Kırgızistan turu bilgileri

Vasily Vladimirovich Bartold’un (Wilhelm Barthold) Türkistan ve eski Türk tarihine kaynak olarak yayımladığı yazmalardan Hicri 520 veya Miladi 1126 tarihli Mucmil al-tavârih vıa al-kişa şöyle diyor:

“Issık-Köl kenarında bir dağ vardı.. Türk (Yafes’in oğlu) orayı makam edinmişti…. bir gece o dağın tepesinde ateş gördü, o dağa Anduk Art adını verdi… onun tepesine otağını kurdu.”

Tatil

Issık Göl, bazı küçük derelerle, eriyen kar sularıyla ve yeraltından gelen soğuk ve sıcak kaynak sularıyla besleniyor. Ama suyunu akıttığı bir akarsu yok. Uzmanlar, suyun yeraltındaki çatlaklardan akıp, başka yerlere gittiği görüşündeler. Gümüş renginde parlayan sularıyla göl, gün batımında büyüleyici görünüyor, kışın sis bastırdığında ise ayrı bir şiirsel manzara ortaya çıkıyor.

Kırgızistan tatil
Kırgızistan tatili

Gölün özellikle kuzey kıyısında birçok otel, tatil evi ve sanatoryum var, ama güneyini daha bakir tutarak koruyorlar. Sovyet döneminde, burası yönetici kadroların gözdesiymiş. SSCB’nin dağılmasının ardından turistik işletmeler zor dönemler geçirmiş, çoğu kapatılmış. Bugün yerlerine daha modern konaklama tesisleri açılıyor. Issık Göl, bu coğrafyanın yazlık yeri. Rusya, Kazakistan ve diğer yakın ülkelerden tatil için gelenler çok. Bu nedenle, Kırgızistan’ın en önemli turizm merkezi sayılıyor ve son yıllarda yapılan yatırımlarla geleceği de çok parlak. Aşağıda konuk edildiğim evi görüyorsunuz.

Kırgızistan ev
Kırgızistan turu sırasında kaldığım ev.

Efsanesi

Bir zamanlar Isık Göl adlı bir kız varmış. Bu kız, çok güzel olduğu kadar çok da akıllıymış. Onun bu özelliklerini işitenler, dört bir yandan dünürcü geliyormuş. Günlerden bir gün, bu kıza iki dünür gelir; Ulan ve San-Taş. Biri doğudan, biri batıdan iki yiğit. Bunlar, güzellikleriyle, yiğitlikleriyle, akıllılıklarıyla birbirinden üstündür. Görenler ve bilenler, içlerinden birini seçemezmiş. Isık Göl, iki genci de sevmiş, birini öbüründen üstün görememiş. Yiğitlerden birini seçememesi, onu üzüyormuş. Zavallı Isık Göl, bu durumda ağlayıp duruyormuş. Gözlerinden akan yaşlar birike birike bir göl oluşturmuş. Bugün çalkalanıp duran Isık Göl, bu güzel kızın gözyaşlarının eseriymiş.

Issık-Göl efsanesi
Issık Göl Efsanesi

Ya iki genç? Onlar da Isık Göl’ü çok sevmişler; ama ne var ki ikisi de genç kıza kavuşamamış. Birbirlerine kızan bu iki kişi, memleketlerine dönmüşler; ancak sıkıntıları yakalarını bırakmamış. Doğudan geleni Ulan Rüzgârı olup esmeye başlamış; batıdan geleni ise San-Taş Rüzgârı olup esmeye başlamış. İki genç de birer rüzgâr olarak öfkelerini, kızgınlıklarını etrafa duyururlarmış. Bu iki rüzgâr, günümüzde de birbirlerine kızıp kahırlanır ve kavga ederler. Ne zaman Issık Göl’ün çalkalandığını görseler güzel kız Isık Göl’ü hatırlar ve yanıp tutuşurlar; tabiî sonra da kavgaya başlarlar.

Kyrgyzstan travel
Kyrgyzstan tour

Büyük Kırgız romancısı Cengiz Aytmatov’un Yıldırım Sesli Manasçı adlı hikâyesindeki bir bölümde, Issık Göl’ün Tanrı’nın yeryüzündeki gözü olduğu belirtiliyor ve kahramanın yaptığı duanın göl tarafından Tanrı’ya ulaştırılacağına inanılıyor. Issık Göl ile bağdaştırılan ve kamlık inancının izlerini taşıyan bu Kırgız duası şöyle:

Kertolgo-Zayıp diz çöktü, Eleman da aynı şeyi yaptı. Sonra, ne yüksek ne de alçak bir sesle yakarmaya başladı:

“Ey Issık Göl, yeryüzünün gökyüzüne bakan gözü! Sana sesleniyorum, ey suları buz tutmayan göl! Ey kutsal ebedî varlık! Kadere hükmeden Kök Tengri (Gök Tanrı) gözünü köpüklerine çevirdiği zaman, ona ulaştırasın diye, sana sesleniyorum!”

“Ey Tengri, şu korkulu felâket günlerinde, düşmanımız Oyratlar’a karşı dayanma gücü ver bize. Bu atalar yurdunu, dağlarında verdikleriyle yaşayan, hayvanlarını orada otlatıp besleyen Kırgızları koru! Oyrat atları toprağımızı çiğnemesin, ocağımızı söndürmesin!”

Karakol

Karakol, Kırgızistan’da Issık Göl’ün doğu kıyısında yer alan 75.000 nüfuslu bir şehir. Karakol şehri, Issık-Göl İlinin merkezi. Buraya ilk yerleşen Türkler toprağın ellerini siyaha boyadığını fark etmişler ve siyah el anlamına gelen Karakol ismini vermişler.

Karakol şehri
Karakol

Sonraları 1886 yılında Prezhevalsk adı verilmiş, Lenin tarafından 1926 yılında eski ismi Karakol, Stalin tarafından 1935 yılında tekrar Prezhevalsk adını vermiş. En son 1991 yılında tekrar eski Karakol ismini almış.

Kırgızistan yemekleri
Kırgız yemekleri

Kentin önemli yapılarından olan 1895 yılında yapılmış Kutsal Ruh Katedrali bir Rus Ortodoks kilisesi. Tamamen ahşap malzemeden inşa edilmiş. Sovyetler zamanında resmi görevlilerin buluşma noktası ve eğitim merkezi, spor salonu, yüksek eğitim enstitüsü, tiyatro, dans salonu olarak kullanıldıktan sonra, 1991’de Sovyetler Birliği dağılınca restore edilerek tekrar kullanıma açılmış. Gagarina ve Lenina caddelerinin kesiştiği yerde.

Karakol Kilise
Ahşap Kilise, Karakol.

Karakol şehrinde ahşap malzemeden inşa edilmiş olan bir cami de var. Cami, Dungan Çinlileri tarafından 1910 yılında yapılmış ve camiden çok geleneksel Çin tapınak yapısına sahip. Hiç çivi kullanılmayan, tamamen ahşap Dungan Cami, çeşitli renklerle boyanıp dekore edilmiş.

Karakol cami
Dungan Camii, Karakol.

Camiyi görmeye gelen turist kadınlar örtünsün diye kapşonlu bornoz gibi giysiler yapmışlar ama öyle siyah veya beyaz değil, rengarenk ve eğlenceli.

Kırgızistan turları
Kırgızistan turu

Karakol kentinin kırsalında doğal güzellikler var.

Kırgızistan turu

Kırgızistan doğa turu

Karakol Jeti-Oguz Vadisi’nde yer alan bu kum taşı kayalık oluşumun adı Jeti Oguz, yani Yedi Öküz (Seven Bulls).

Kırgızistan turları
Jeti-Oguz Rocks, Kyrgyzstan.

Çolpon Ata

Çolpan Ata veya Çolpon Ata (Kırgızca: Чолпон-ата, Türkçe: Çulpan Ata veya Çolpan Ata), başkent Bişkek’in 240 km doğusunda, Karakol şehrinin 135 km batısında ve Issık Göl’ün kuzey kıyısında yer alan, Issık-Göl ilçesinin idari merkezi bir turizm şehri.

Cholpon Ata
Çolpan Ata

Çolpan, Zühre, Venüs, çoban yıldızı, çulpan, sabah yıldızı; ve ата bizim bildiğimiz ata anlamında. (Mitolojik bir koruyucu ruh adı). İslam öncesi dini inanç kökenli, tahminen Türklerden Çiğil oymağının verdiği bir isim.

Kırgızistan sanat eserleri
Kırgızistan sanatı

Şehirde, büyüklü küçüklü sanatoryum, hoteller ve konukevleri yer alıyor. Çolpon Ata 1975 yılında kasaba halinden çıkıp şehir statüsü kazanmış. Zamanında şehirde 16 ulusun temsilcileri varmış, 17.000’e yakın kişi yaşamış. 2000 yılından beri başka taraflardan göçüp gelenler olmuş.

Ruh Ordo Kültür Merkezi

Ruh Ordo (Ruhsal Merkez) kurulduğu alana yeni bir yaşam nefesi getirdi. Cholpan-Ata’da, Issık-Göl kıyısındaki açık hava kültür merkezi, manevi gelişim ve kendini keşfetmeyi amaçlıyor ve çeşitli kültürlerden ve dinlerden unsurları bir araya getiriyor. Ruh Ordo Kültür Merkezi, dünyaca ünlü Kırgız yazar Cengiz Aytmatov (Chingiz Aitmatov) için adanmış bir yer.

Aytmatov
Cengiz Aytmatov

“Kişiler onu tanıyan insanlar hayatta oldukça yaşarlar”. Cengiz Aytmatov (Chyngyz Aytmatov)

Kırgızistan tur seyahat
Kırgızistan turu

Kültür parkında geçmişten ve günümüzden ünlü edebiyatçı, filozof ve devlet adamlarının heykelleri var. Budist, Tengrici, Katolik, Ortodoks, Müslüman ve Yahudi ibadethaneleri, tüm insanların inanç birliğini temsil ediyor. Büyük bir konser salonu da var.

Ruh Ordo Çolpan Ata
Ruh Ordo

Kırgızistan’da diğer bir Mustafa Kemal Atatürk heykelinin önündeyim. Devletin Aytmatov anısına yaptığı Ruh Ordo adlı güzel kültür parkında, dünya ve ülkesine önemli ilerlemeler katmış 10 civarı siyaset ve bilim insanının heykeli var. V. Hugo, ABD Başkanı T. Jefferson, A.Nobel, Aristo gibi kişilerin heykelleri gerçek boyutta ve oturur halde, ama Atatürk heykeli kendi liderlerininki gibi büyük, ayakta, anıt biçiminde.

Atatürk Kırgızistan
Kırgızistan’da Atatürk heykeli, Ruh Ordo.

Tarihi Kaya Resimleri

Issık Göl Tarihi Kültürel Müze Koruma Alanı’nda (Issyk-Kul Historical Cultural Museum Reserve) çok miktarda 2000 yıldan eski kaya resimleri (petroglyph) veya diğer adıyla petroglif var ve yerleri tarih boyunca hiç değişmemiş. Kırgızistan turu için önemli görülecek noktalar arasında.

Cholpon Ata petroglyphs reserve
Cholpon Ata taş resimleri

Antik çağ insanları Güneş Tanrısı mesajlarını görebilsin diye tüm taş resimleri kayaların güney taraflarına çizmişler. Ayrıca dairesel olarak dizilmiş büyük kayalardan oluşan bir de kurban sunağı var. Ülke turizmi hakkında İngilizce bilgi için: DiscoverKyrgyzstan

petroglyphs
Cholpon-Ata petroglyphs

Tarih öncesi taş resimleri granit türü kayalara çizilip boyanmış; binlerce yıldır güneş ışığı ile kahverengi veya siyahlaşmış. Çizimler ilkel metal ve taş aletlerle oyularak tasvir edilmiş. 0,3 metreden 3 metreye kadar boyda resimli kayalar var. Petroglifler hakkında ilk çalışmalar 19. yüzyılda Bartold V.V. ile arkadaşları tarafından yapılıp tarih literatürüne geçirilmiş.

Tarih öncesi taş resimleri
Tarih öncesi kaya resimleri

Çoğu geyik, dağ keçisi, kar leoparı gibi hayvan ve avcı resimleri olan kaya çizimleri, İskitler tarzı sanatsal gerçekçilik eserleri. Gittiğim diğer Kırgız şehirleri bu yazımda: Kırgızistan Gezisi

Kırgızistan turu yazılarım devam edecek.