Japonya hakkında bilgi kaynağı olarak hazırladığım bu yazı aynı zamanda Japonya seyahatimin bir habercisi ve hazırlık çalışması. Japonya hakkında ilginç bilgiler içeren yazımda Japon kültürü, tarihi, giysileri, yemekleri, coğrafi özellikleri, iklimi, hava durumu, dini, gelenekleri, yaşamı, bayrağı, haritası, oyuncakları, ilginç, tuhaf ve komik uygulama, icat, adet ve davranışları, geyşalar, sumo güreşçileri, gezilecek noktalar ve daha birçok ilgi çekici bilgi var. Ülkenin Japonca adı Nihon (日本), Nippon veya Nihon-koku, İngilizcesi Japan. Şimdi bakalım Japonya nasıl bir ülke.
Japonya Hakkında Bilgi
Bir Doğu Asya ülkesi olan Japonya, Büyük Okyanus’ta yer alıyor ve üç binden fazla adadan oluşuyor. Doğan güneşin ülkesi olarak da anılan Japonya’nın nüfusu 127 milyona yakın ve dünyanın onuncu en kalabalık ülkesi. Japonya adalarının en büyükleri Honşu, Hokkaido, Kyuşu ve Şikoku adaları ülkenin %97’sini oluşturuyor. En büyük şehri olan başkent Tokyo, Honshu adasındaki verimli ova üzerinde kurulu olup, 37.843.000 nüfusuyla dünyanın en büyük kenti. Japonya’nın ikinci büyük şehri ise Osaka. Diğer büyük şehirler; Kobe, Kyoto, Nagoya, Nijgata, Sapporo, Aomari ve Hiroşima.
Japonya Anayasal monarşi ve parlamenter demokrasi ile yönetiliyor. Güneşin oğlu olarak adlandırılan imparatorların eski üstünlüğü ve gücü bugünkü modern çağda yok.
Doğal afetler ülkesi Japonya’nın %70’i dağlardan oluşuyor; ayrıca ülkede 200’den fazla volkan var. Japonya’da her yıl ortalama 1500 deprem meydana geliyor. Japon adaları Pasifik Deprem Kuşağında yer aldığı için çok sık deprem ve tsunami görülüyor. 1923 Tokyo Depremi 140 binden fazla kişinin ölümüne yol açtı. Ülkede 108 aktif yanardağ var. En yüksek doğal afet yaşanma riskinin olduğu ülkelerden biri.
Japonca Nasıl Bir Dil?
Japonya’nın resmî dili Japonca, standart kabul edilebilen bir dil formuna sahip: Hyōjungo (標準語, Standart Dil) veya kyōtsūgo (共通語, Ortak Dil). Bize oldukça karmaşık şekiller olarak görünen Japonca özel bir dil. Japon alfabesi ve hece yapısı yok, sözcüklerin hepsinin ayrı ayrı yazılışı var. Japonca bize Japonya kültürü hakkında bilgi de veriyor.
Japonca yazıda, ikisi sadece ses karşılıkları olan, biri anlam ve ses karşılıkları olan, üç çeşit alfabe karışık kullanılıyor. Kanci olarak anılan harfler Japoncaya Çinceden geçmiş. Yazıda yoğun olarak kullanılıyor. Çoğu sözcük (ad, eylem, sıfat) kanci ile yazılıyor. En sık kullanılan kancilerin sayısı 2,000 kadar ancak toplam sayıları 40,000’den fazla. Japon yazısında boşluklar yok; kanciler ve aradaki hiragana/katakana karakterleri kelimeleri ayırt etmek için yeterli. Japonca’da kanci kullanılmasının en büyük sebebi, sesdeş (telaffuzları aynı olan) söcüklerin çokluğu. Sözcük anlamının genelden çıkarılamayacağı çok kısa yazılarda dahi kanciler sayesinde anlam kesin olarak belli oluyor.
Hava Durumu, İklim, Coğrafya
Genel olarak ılıman bir iklim görülen Japonya’da, ülkenin kuzey ve güney bölgeleri arasındaki iklim farkı yoğun. Güneyde tropik iklim özellikleri görülürken, kuzeyde uzun ve soğuk kışları olan soğuk ılıman iklim görülüyor. Japonya’da ortalama kış mevsimi sıcaklığı 5.1 °C, ortalama yaz sıcaklığı ise 25.2 °C . Ülke geneli yoğun yağış alıyor. Örneğin Yaz mevsiminde Temmuz ve Ağustos aylarında günün en yüksek ve gecenin en düşük sıcaklıkları Tokyo 30 ve 23 derece; Sapporo 25 ve 17 derece, Osaka, Fukuoko ve Naha 31 ve 25 derece oluyor. Yüksek yerler ve Hokkaido adası Yazın daha serin ve gezmek için daha rahat oluyor. Seyahat etmek için mevsimler ve hava durumu sıcaklık tablosu aşağıda.
Şehir | Ocak – Kış | Nisan – İlkbahar | Temmuz – Yaz | |||
Gündüz en yüksek | Gece en düşük | Gündüz en yüksek | Gece en düşük | Gündüz en yüksek | Gece en düşük | |
Tokyo | 10 0C | 2 0C | 18 0C | 11 0C | 29 0C | 23 0C |
Sapporo | -1 0C | -8 0C | 11 0C | 3 0C | 25 0C | 17 0C |
Takayama | 3 0C | -5 0C | 17 0C | 3 0C | 29 0C | 19 0C |
Osaka | 9 0C | 3 0C | 20 0C | 11 0C | 31 0C | 24 0C |
Fukuoka | 10 0C | 3 0C | 19 0C | 11 0C | 31 0C | 24 0C |
Naha | 19 0C | 14 0C | 24 0C | 19 0C | 31 0C | 26 0C |
Doğu Asya’da 6.852 adadan oluşan adalar ülkesi olan Japonya’nın hiçbir ülke ile kara sınırı yok. Batısında Japon Denizi (Doğu Çin Denizi), Rusya, Çin, Kuzey Kore ve Güney Kore bulunuyor. Doğal kaynaklar açısından deniz ürünleri dışında zengin değil.
Japonya Kültürü Hakkında Bilgi
Japonya adı Zipangu kelimesinden geliyor. Marko Polo, Jim-pen-kuo kelimesini yanlış olarak Zipangu diye söylemiş ve bu isim Batı’da yerleşmiş. Jim-pen-kuo kelimesi Çince “güneşin doğduğu ülke” anlamına geliyor. Japon bayrağı da bu isimden doğmuş: beyaz bir yüzey üzerinde ışık saçmayan kırmızı bir yuvarlak. bu bayrak beyaz gökyüzünde güneşin bütün ihtişamıyla doğuşunu anlatıyor.
Japonlar çiçeğe çok önem veriyorlar. Japon kadınlarının çoğu çiçek yetiştirme ve bakımını öğrenmek için özel okullara gidiyor. Japonya’da çiçekleri vazoya yerleştirmek bile bir sanat sayılıyor. Evinin bahçesinde çiçek yetiştirmeyen Japon neredeyse yok. Çiçek açma mevsimi olan ilkbaharda festivaller (Sakura, Hanami) düzenleniyor ve bahçeler renkli fenerlerle süsleniyor.
Japonya kültürü sadeliğe dayanıyor. Genelde kısa boylu olan Japonların evleri de alçak tavanlı ve sade yapılı. Odalar birbirinden kalın duvarlar ve kapılarla ayrılmaz. Shoji adlı paravanalar, kapı ve duvar görevi görür. Odalarda çok az eşya bulunur. uyumak için karyola kullanmaz, yerde yatarlar. Sade ve gösterişsiz yaşayan Japonlar, uyumlu ve sakin bir yaşam sürerler.
Japonya Gelenekleri ve Yaşamı
Japonlar gelenek ve göreneklerine çok bağlılar. Büyük şehirler dışında yaşayan halk eski yaşam tarzını sürdürür. Büyük şehirlerde yaşayan Japonlar özellikle II. Dünya Savaşı’ndan sonra Batılı modern yaşamı benimsediler.
Japonlar uzun yıllar boyunca ülke olarak kendilerini dışa kapayarak geleneklerini devam ettirdiler. Ancak 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren Batılılaşma hareketleri Japonların yaşam ve giyim tarzına da yansıdı. Yine de geleneklerini yaşatmaya devam ediyorlar. Yılbaşı, evlilik, bayram, mezuniyet gibi özel günlerde kimono giymeye devam ediyorlar. Sadece kadınlar değil erkekler de kimono giyiyor. Evlenirken gelin ve damat siyah kimono giyiyor. Kimonoyu giymek çok zor olduğundan kadınlar bunun için özel ders alıyorlar.
Geyşa
Japon kültüründe tarihi bir yeri olan geleneksel dansçı ve şarkıcı kadınlar olan Geyşalar, Japonya’da on yedinci yüzyıldan bu yana eğlence hayatında erkek müşterilere şarkı, dans, çay, yemek, sohbet ve oyunlar ile eşlik ediyorlar. Haklarındaki bugünkü algı farklı olsa da, aslında onlar sanat, müzik ve dans konularında katı bir eğitim sürecinden geçiyorlar.
1920’lerde 80 bin civarında olan geyşaların sayısı 1980’lere gelindiğinde kültürel değişim ile 10 binlere kadar geriledi. Birbirinden değişik ipek kimonolar, alımlı beyaz makyaj, ilginç aksesuarlar ve aldıkları eğitim ile Japon kültürünün önde gelen unsurları arasında yer alan geyşaların sayısı bugün 1000 civarında.
Geyşa kostümleri genellikle saten ve ipekten yapılır, altın ya da gümüş varaklarla süslenir. Kullandıkları aksesuarlar ise genellikle kağıt, bambu ve ipekten el yapımı. Kullandıkları takma saç ve peruklar gerçek insan saçından.
Yetişkin Evlat Edinme
Japonya’da evlat edinilen kişiler çocuk değil, %98 oranında 20-30 yaş arası yetişkinler. Yüzlerce yıllık geleneğe göre aile işletmeleri genç yöneticilerini evlat edinip aile şirketi kuruluşlar olarak çalışıyorlar, yani patronlar çalışanlarını evlat ediniyor.
Geleneksel olarak para ve servet ailedeki erkekler yoluyla aktarılıyor. Ailede kan bağı olan erkek çocuk yoksa yasaya göre evlat edinilen çocuk aile soy ismini, işletmeyi ele alabiliyor ve ailenin reisi ölünce servetin sahibi oluyor. Günümüzde bu evlat edinmelerde görücü usulü evlilik (omiai) yoluyla ailenin kızıyla evlendirilen erkek (mukoyoshi, 婿養子) eşinin soy adını alıyor.
Sumo Güreşi
Sumo güreşi, Japonya’da tarihi geleneklere ve töreye dayanan geleneksel bir güreş türü. “Sumo” kelimesi “zarar vermeyecek biçimde karşılıklı çarpışma” anlamına geliyor. Japoncadaki Sumo, “kendini savunmak” anlamındaki “sumafu” sözcüğünden geliyor.
Japon tarihinin en önemli kültürel sporlarından biri olan Sumo güreşi sadece Japonya’da değil, dünyanın dört bir yanından insanların takip ettiği oldukça popüler bir güreş türü. Japonya’da çok eski dönemlerden beri yapıldığı bilenen Sumo güreşi, törenin ve geleneklerin ön planda olduğu bir seremoni. Japon halkının derin saygı duyduğu Sumo güreşçileri Japonya’da oldukça önemli bir sosyal konuma sahipler. Bir tür güreş olan Sumo, Japonya’nın milli sporu. Sumo güreşçilerinin bellerinde bulunan renkli kuşaklar (mawashi) ve güreşçilerin “oicho” denilen farklı saç stilleri Japonya’nın eski zamanlarına ait görüntüleri anımsatıyor. Günümüzde Sumo, geleneksel uygulamaların büyük çoğunluğunun hala muhafaza edildiği bir spor dalı. Örneğin güreş, eskiden olduğu gibi “dohyo” olarak adlandırılan ve “tatami” (hasır otundan yapılma bir tür yer döşemesi) ile kaplı, yerden yüksekte bulunan bir ringde yapılıyor. Ayrıca güreşçilerin derecelendirilme yöntemleri hala değişmemiş olup, törenler Shinto dini esaslarına göre yapılıyor.
Sumo güreşçileri, şişmanlamak için Chankonabe adlı bir yahni yiyorlar. Bu yemek dashi adı verilen bir çorba ya da tavuk suyuna çorbaya sake veya mirin eklenmesiyle yapılıyor. Yemeğin belli bir tarifi yok, içine tavuk veya balık koyularak yapılabiliyor. Çok sağlıklı bir yemek olarak kabul edilen Chankonabe, protein açısından çok zengin ve kalori alımını artırmak için bira ve pirinç ile birlikte yeniyor.
Japonya Giysileri ve Kimono
Japonya giysileri deyince aklımıza doğal olarak kimono geliyor. Eskiden Japon toplumunda günlük olarak giyilen pahalı bir ipek kıyafet idi. Ancak kimono giymek zor bir iş. Çünkü belli ritüel ve giyim tarzının düzgün bir biçimde yapılması önemli. Günümüzde ise festival, tören ve kültürel etkinlikler dışında fazla kullanılmıyor. Geleneksel Japon kıyafetleri arasında Yukata, Obi, Hakama, Furisode, Happi, Nagajuban, Tabi, Jikatabi, Geta, Zori, Uçikake, Okobo, Hiyoko ve Fundoşi de var.
Modern yaşamda Japon gençleri ilginç kıyafetler giyiyor. Tokyo’nun Harajuku semtinde Gothic Lolita girls, Black Lolita, Sweet Lolita, Classical Lolita girls olarak adlandırılan genç kızların giyimlerinde tercih ettikleri Lolita (ロリータ・ファッション, rorita fasshon) akımı, Japon kökenli bir moda alt kültürü.
Gothic Lolita adlı Japonya giysileri koyu renkli kıyafetlerden oluşuyor ve koyu renk makyaj yapılıyor.
Japonya Dini
Ülke halkının çoğunluğu ateist olup, Japonya dini Şintoizm M.Ö. VII. yüzyılda ortaya çıkmış geleneksel bir inanç. Ülkeye daha sonra, M.S. VI. yüzyılda Budizm girer. Bu iki din yüzyıllarca mücadele eder. Fakat diğer dinlerde olduğu gibi ayrım yok. Nikah törenini Şintoizm tarzıyla yapan bir kişinin ölüm töreni Budizm tarzıyla yapılabilir. Günümüzde Japonya dini açıdan dünyanın en az inançlı nüfus oranına sahip ülkelerden biri.
Japon dini Şintoizm resmi bir inanç sitemi olmayan, diğer dinlere karşı tamamen hoşgörülü, ulusal ve doğaya tapılan bir inanç. Baba Gök Tanrı ile Ana Yer Tanrı tüm Japon adalarını ve diğer doğa tanrılarını doğurmuşlardır.
Japonya Hakkında İlginç Bilgiler
Dünyanın en ilginç ülkelerinden Japonya beni bekliyor. Bakın neler var. Japonya hakkında bilgi notları devam ediyor.
Hayalet Şehir Hashima
Hashima adası dev bir savaş gemisine benzemesinden ötürü Gunkanjima “Battleship Island” olarak da anılıyor. Ada Japonya’nın güneyinde, Kyushu adasının güneybatısında yer alıyor. Nagasaki sahilinden 15 kilometre uzaklıkta.
Ada aslında minik bir şehir kadar bile değil ancak 1887 yılında adada kömür madeninin bulunması ile göç almaya başlıyor ve bu verimli kömür madenlerinde çalışan işçiler, aileleri, pazar yeri, hastane, oyun parkları, sinema derken adanın nüfusu 5.300’e çıkarak dünya üzerinde en yüksek nüfus yoğunluklu yerleşim yeri rekorunu kazanıyor. 61.000 metre kare adada 1940’larda yıllık kömür üretimi 410.000 tona kadar yükseliyor.
1800’lerin sonu Japonya’da endüstrileşmenin en yoğunluklu yaşandığı dönemler. Hashima’dan çıkan kaliteli kömür, adanın kısa sürede Mitsubishi tarafından satın alınmasını sağlıyor. 1890’dan itibaren tamamen Mitsubishi tarafından işletilen maden ocakları deniz altında 1100 metreye kadar iniyor. Ada tayfunlardan ve tsunamilerden etkilenmesin diye etrafı yüksek beton duvarlarla çevriliyor. Hatta dünyanın ilk betonarme binası bu adada yapılıyor ve 9 katlı.
Ada halkının nüfusu artarken dünyada kömür enerjisi yerini petrole bırakıyor. 1960’larda Japonya sanayinde kullanılan enerji tamamen petrol merkezli hale dönüşüyor. Petrolün enerji pazarına hakimiyeti adanın sonunu hazırlıyor ve Mitsubishi 1974’de madeni kapatıyor. Adada yapacak iş bulamayan sakinler çamaşır makinelerini, koltuklarını, oyuncaklarını ve her şeylerini geride bırakıp adayı terk ediyorlar. 1974’de nüfusu sıfıra inen Hashima adası o zamandan beri hayalet şehir. Gitmeye çalışacağım.
Fugu Balığı
Herhangi bir silah kullanmaksızın tek bir balıktan 30 kişiye birer lokma tattırarak hepsini öbür dünyaya göndermenin mümkün olduğunu biliyor muydunuz? Bu ölümcül balığın adı ‘fugu’ ve Japoncada balon balığı anlamına geliyor. Derisi ve iç organlarında öldürücü bir zehir yer alan fugu aynı zamanda bu ülkede yenebilecek en tehlikeli yemek. Özel fugu restoranında sofraya oturan gurmeler, aşçının küçük bir hata yapması halinde, bunun yaşamlarının son yemeği olabileceğini gayet iyi biliyorlar. İşin ilginç yanı, buna rağmen her yıl fugu balığı tatmak isteyenlerin sayısı hızla artmaya devam ediyor.
Fugu yemeğinin tarihi, Japonya’da zehirlenme sonucu ölümlerin tarihi kadar eski. İstatistikler 1887-1978 arasında tam 6 bin 925, başka deyişle, her yıl ortalama 75 kişinin fugu yedikten sonra zehirlenerek öldüklerini gösteriyor. Özellikle ölüm olayları çoğaldığında fugu’nun satışı ve yenmesi engellenmeye çalışılmış ama başarılamamış. Üstelik yasaklama çabaları bu öldürücü yemeği daha da ilginç kılmış.
Bahşiş ve Para Birimi
Japonya’da lokanta, kafe, bar, taksi ve her türlü hizmette bahşiş alışkanlığı yok, hatta rahatsız edici bir durum. Hizmetin bedeli fiyata dahildir, ayrıca bahşiş verilmez.
Yurt dışında eşyalar, güvenlik, pasaport, bilet, para, banka kartı, telefon kullanımı.
Japonya Para Birimi Japon Yeni (円, en) kısaca JPY olarak yazılıyor, sembolü ¥. 1 Amerikan Doları 110 Japon Yeni, 1 avro 125 Japon Yeni, 1 Türk Lirası 31 Japon Yeni ediyor. Tabii parasının değerinin düşük olması ucuz algısı yaratmasın, çok pahalı bir ülke. 1000 yen, 2000 yen, 5000 yen ve 10000 yen kağıt para yani banknotlar; 1, 5, 10, 50, 100, 500 yen metal paralar var.
Kısa Etek Uyarısı
Metro istasyonlarında kısa etek giyen kızları gizlice görüntüleme şeklindeki tacize (panchira tosatsu) rastlanıyor. Bu terbiyesizlik işin cep telefonlarında gizlice görüntüleme uygulamaları geliştirilmesine kadar varmış.
Sürgün Odası Oidashibeya
Hitachi, Sony, Toshiba, Panasonic gibi büyük şirketler bile işten çıkarmak istedikleri çalışanlarını kıdem tazminatı ödemeden yıldırmak için düzmece ve sıkıcı işler yüklü bilgisayar bulunan penceresiz bir odaya kapatıp bunaltarak kendilerini istifaya zorluyor. Yaşam kalitesi en yüksek ülkeler arasında yer alan Japonya’da böyle bir uygulamanın olması üzücü.
Okullarda Hademe Yok
Japon devlet okullarında temizlik görevlisi çalıştırılmıyor. Japon eğitim sistemine göre öğrencilerin okulu temizlemeleri onlara saygı ve sorumluluk eğitimi kazandırıyor. Öğrencilerin okulun temizliğinden sorumlu olmalarının hademe ve hizmetçilere yüksekten bakmalarını engellediği söyleniyor.
Metro İticisi
Şehirlerde metrolar öyle kalabalık oluyor ki yolcuları vagonlara iten oshiya (押し屋) adlı itici görevliler var.
Yaşamdan Soyutlanma Hikikomori
Hikikomori (Japonca: ひきこもり veya 引き篭り) anlamı “içeri çekilme, elini ayağını çekme” olan Japonca bir sözcük. Münzevi, yetişkin ve ergen bireylerin kendilerini sosyal yaşamdan soyutlayıp evlerinde yalnızlığa kapanmaları durumu ülkede yaygın. Bir hastalık olarak kabul edilen bu durum, bütün günlerini odalarında geçiren gençler için kullanılıyor. Müzik dinlemek, internette dolaşmak, uyumak dışında bir işle uğraşmayan gençlerin sayısı gün geçtikçe artıyor. Günümüzde Japonya’da bu konu ile ilgili kitaplar dahi çıkıyor. Önceden depresyon, kişilik bozukluğu ya da bir tür şizofreni sanılan hikikomori, artık ayrı bir kategoride ele alınan bir psikolojik sorun.
Dakik Trenler
Bir tren 5 dakika bile gecikse, kondüktör gecikme için özür diliyor ve demir yolu şirketi bir gecikme belgesi hazırlıyor. Bir tren bir saat gecikecek olursa, bu olay gazetelerde haber olarak yer alıyor.
Komik ve Çılgın Japon İcatları ve Buluşları
Japonlar sadece bilim ve teknolojideki ilerlemeleri ile değil, günlük yaşama dair garip ve komik buluşları ile de gündeme gelen bir halk.
Japon Oyuncakları
Japonlar çocuklar için Rus ruleti yapmış, adı Kaba Kik. Oyuncu silahı kafasına dayayıp tetiği çekiyor, Koca plastik mermi kafasına patlamazsa puan kazanıyor, patlayan çocuk kaybediyor. Zararlı bir oyuncak.
Kapsül Otel
Ev kiralarının ve otel fiyatlarının aşırı pahalı olduğu Tokyo ve Kyoto şehirlerinde başlayan kapsül oteller iyimser yaklaşımla kabin, kötümser bakışla mezar gibi. Çoğunda 1 saat ortak salonda dinlenme, 7 saat kapsülde uyku, 1 saat duş şeklinde 9 saat kalınabilen ucuz konaklama seçeneği. CouchSurfing ağıyla ücretsiz kalacak yer bulamadığım şehirlerde ben de buralarda kalmayı düşünüyorum.
Tavuk Burger
Hamburger ekmeği yerine soslu kızarmış iki parça tavuk etinin arasında gouda peyniri, çedar peyniri, bacon ve mayonez. Japon icadı.
Yüz İnceltici Dudaklık
Silikon ağızlığı takarak günde üç dakika sesli harfleri söylemek, yüzdeki kırışıklık ve sarkmaları gideriyormuş. Tuhaf Japon icatları.
Silikon Bebekler
İki erkek vatandaş, silikon kız arkadaşlarıyla piknikte.
Michael Jackson ve Obama Erişteleri
Ülkede Michael Jackson (“maykıl caksın” diye okunur, “maykılmııcam” diye yanıt verilir) eriştesi (noodle) Moonwalk Udon ve Obama eriştesi çeşitleri var.
RebBull Enerjili Japonlar
Japonlar kadar enerjik ve çalışkan bir halk daha var mı?
Trafik Canavarı
Trafik sorun değil, size bişey olmasın.
İşyerinde Uyku Inemuri
Japonlar çok çalışkan insanlar, geceleri az uyuyup çok çalıştıkları için birçok işveren çalışanlarının daha iyi performans göstermeleri için iş yerinde uyumalarını teşvik ediyor. Bu bir çalışkanlık göstergesi olarak görülüp terfi bile getirebiliyor. Uyur taklidi yapanlar da varmış diye duydum.
Tuhaf Japon Yiyecekleri
Örneğin Kit Kat sadece klasik çikolatalı gofret değil, ülkeye özel soya soslu, yeşil çaylı, siyah çaylı, mısırlı ve çilekli ürünler de sunuyor.
Kabak Burger.
Konulu Japon cipsleri. Basketbol cipsi, taş atan cipsi anladım da, ölü cipsi tuhaf.
Diş Estetiği
Normal dünyada hizasız dişler istenmezken, Japonya’da kadınlar tersini yapabiliyor. Estetik ameliyatla köpek dişlerini diş telleriyle dışa doğru çektirip normalden daha azı dişi gibi olmalarını istiyorlar, buna yaeba deniyor. Ünlüler ve pop yıldızları öncülük ediyor. İşlem 400 Amerikan Doları tutuyor. Bazı klinikler yapay protezle bu görüntüyü sağlayabiliyorlar.
Mutfakta Yapay El
Elimi mi riske ataydım?
Kolay Ayakkabı
Tasarımcı Mayasa Hashimoto bağcıksız, ayağa sarılarak giyilen ayakkabı icat etti.
Otomobil Otomatı
Araba otomattan satın alınacak kadar bol.
Klimalı Pantolon ve Mont
Sıcakta serin serin çalışırım, Kışın ısınırım.
Para Yiyen Kumbara
El Kurutmalı Pantolon
Tuhaf Japon giysileri.
Şapkalı Yastık
Yoksa yastıklı şapka mı? Her yerde uyumaya hazır bir Japon.
Yürüyüş Sayacı
Yürüyüşün sonunda sadece mesafeyi ve yakılan kaloriyi değil, taksiyle gidilseydi kaç para tutacağını da gösteren akıllı Japon icadı.
Akıllı Şemsiye
Önümüzde ne var görelim.
Güneş Enerjisi
Çakmaktı gazdı hep enerji israfı.
Gözyaşı Kurutucu
Mutfakta soğan soyarken gözyaşlarını kurutmak için tasarlanmış müthiş Japon buluşu.
Full Şemsiye
Şeker Japon erimesin.
Japon İcadı
Çok daha iyi duyarım, Japonum ben.
Kafa Kağıdı
Nezle oldum mu fena olurum.
Büyük Japon İcadı
Tokyo Büyükşehir Belediyesinin dev hizmeti. Sağdakinin üzerinde “Lütfen beni ……. istasyonunda uyandırın yazıyor, boşluğu doldurup keyfine bakıyorsun.
Japonlar da da yorulur
Yorgun öğrenciler için kitap şeklinde yastık.
Japon Kadınları İçin
Yalnız Japonya kadınları için erkek kucağı ve kolu.
Japon Erkekleri İçin
Yalnız erkekler için kadın dizi. Hizamakura Lap Pillow.
Titiz Japon Kızı
Eriştemi yerken üstüm başım kirlenmesin.
Japon Makyajı
Ruj sürmeyi kolaylaştırmışlar.
Erkekler bebek emzirebilir mi?
Japonsa neden olmasın? Babanın da hakkı yavrusuna süt vermek.
Uyanık Japon Kadını
Çocuk silsin işte bütün gün yerleri, ben de dizi izleyeyim.
Cinsiyetçi Tuvalet
Kadınlar ne yapacak?
Japon Küp Karpuz
Buzdolabına sığan Japon küp karpuz.
Japon Kafası
Red Bull
Japonya Tarihi
Japon takımadalarına, ilk olarak adaların hala Asya kıtasının bir parçası olduğu dönemde, on binlerce yıl önce yerleşilmişti. Arkeolojik araştırmalar yontma taş devrinde takımadalarda yaşayan insanların temelde avcılık ve toplayıcılıkla geçindiklerini ortaya çıkardı. Cilalı taş devrinde zarif taş aletler yapılmış, ok ve yay kullanılarak ileri avlanma teknikleri geliştirilmiş ve yemek pişirmek ve saklamak için toprak kaplar üretilmiş. Jomon stili (sicim desenli) kaplar nedeniyle, MÖ. 8 bin ile MÖ. 300 yılları arasındaki dönem Jomon dönemi olarak adlandırılıyor.
MÖ 300 yıllarında Asya kıtasından tarım, basit pirinç ekimi ve metal işçiliği teknikleri gelir. Japonya’da yaşayanlar tarımsal üretimi artırmak için günlük yaşamlarında tarım aletleri ve demir silahlar, ayrıca dini ayinler için bronz kılıçlar ve aynalar kullanırlar. Bu dönemde iş bölümü, yöneten ve yönetilenler arasındaki ayrılığı derinleştirir ve ülkede pek çok küçük devlet kurlur. MÖ 300 ile MS 300 yılları arasına rastlayan ve çömlekçi çarkında seramiklerin üretildiği döneme Yayoi dönemi denir.
Japonya’nın ilk sakinlerinin Doğu Asya ve Güney Pasifik adalarından gelen göçmenler olduğu sanılıyor. Japon halkının atalarının şimdi Yamato ırkı diye bilinen ve M.S. 3 ve 4. asırda savaşçı kabileler ve klanlar üzerinde giderek üstünlük kuran aynı ırka ait insanlar olduğu zannediliyor.
Dördüncü yüzyılın sonunda Japonya ve Kore Yarımadasındaki krallıklar arasında temas kurulur. Bu tarihten sonra Japonya’da Çin kültürü etkileri görülür. Önce Konfüçyüs dini ve sonra Budizm, Hindistan, Çin, Kore yoluyla 538 yılında buraya gelir.
Ülkenin ilk ve devamlı hükumet merkezi 8. yüzyılın başında Nara’da kurulur. 710 ile 784 yılları arasında 74 sene bu imparatorluk devam eder. 794 yılında ise Kyoto’da yeni bir hükumet merkezi kurulur. Burası bin yıl kadar imparatorun oturduğu yer olur. Başkentin Kyoto’ya taşınması, 1192 yılına kadar devam etmiş olan Heian devrinin başlangıcı olur.
Daha sonra Japonya tarihi için önemli dönüm noktaları olarak 1185 Danoura Savaşı ve Minamotolar yönetimi, Shogun denilen askeri liderler idaresi altında yedi asırlık bir feodal hakimiyet devrinin başlaması, 1213 yılı Hogolar askeri idaresinin başlangıcı, Moğolların 1274 ve 1281 saldırıları, 1338 yılında Ashikaga Takauji’nin Kyoto’da kurduğu 240 yıl süren askeri yönetim, on altıncı yüzyılda Avrupalıların ülkeye ayak basması, Japon liderlerin Hristiyanlığın ve batı düşüncelerinin Japonya için zararlı olacağına inandıkları için Hollanda ve Çin tüccarı hariç bütün yabancıların Japonya’ya girişini yasaklaması, 1853 yılında Amerikalı Komodor Matthev C.Perry’nin dört gemili donanmasıyla Tokyo Körfezine girmesi ve ertesi yıl tekrar Japonya’ya gelerek, Japonları kendi ülkesiyle bir dostluk anlaşması imzalamaya ikna etmesi sayılabilir.
Tokogaua Shogun derebeylik sisteminin 1867 yılında yıkılmasıyla ve 1868 yılında Meigi döneminin tekrar teşkilatlanmasıyla bütün hakimiyet yeniden imparatorun eline geçer ve ülke hızla gelişip modernleşir. Japonya 1894-1895 yıllarında Çinlilerle, 1904 ve 1905 yıllarında da Ruslarla savaşır ve her iki savaşı da kazanır.
II. Dünya Savaşı’nda Almanya ve İtalya ile birlikte savaşan Japonya 7 Aralık 1941’de ABD donanmasını yok eder. Amerikan uçaklarının 6 Ağustos 1945’te Hiroshima ve 9 Ağustosta Nagasaki’ye attıkları atom bombalarının ardından 14 Ağustosta kayıtsız şartsız teslim olur. Aşağıdaki fotoğrafta atom bombası ile yaralanıp hayatta kalan zavallı halkın çaresizce nehre girişini görüyorsunuz.
Ülke 1952 yılında bağımsızlığını kazanır. Bağımsızlığını kazandıktan sonra büyük bir ekonomik gelişme ile bugünkü refah düzeyine ulaşmış ve teknik ve bilimde çok ileri gitmiş olan Japonya, hemen hemen bütün dünya pazarlarını ele geçirmiş bir devlet. Liberaller İkinci Dünya Savaşından bu yana iktidarda. 1926’da tahta geçen İmparator Hirohito, 7 Ocak 1989’da öldü. Yerine büyük oğlu Prens Akihito tahta geçti ve 1990 Kasım ayında taç giydi.
Japonya Ekonomisi Hakkında Bilgi
4.2 trilyon dolar GSYİH ile ABD ve Çin’in ardından dünyanın en büyük üçüncü ekonomisi Japonya. İkinci Dünya Savaşı sırasında büyük yara alan ekonomisi 1960 – 1980 yılları arasında çok hızlı şekilde büyüdü ve dünyanın en büyük ekonomilerinden biri oldu. Gıda, fosil yakıt, makine, kimyasal, tekstil ve ham madde ülkenin en büyük ithalat maddelerinden; motorlu araçlar, elektronik ürünler, makine, çelik, gemi, kimya, tekstil ve işlenmiş gıda ülkenin başlıca ihracat ürünleri. Dünya balıkçılığının yüzde on beşi Japonya tarafından gerçekleştiriliyor. 65,9 milyon kişilik bir iş gücü var, işsizlik oranı yüzde üç civarında. En büyük ticaret ortakları Çin, ABD ve Güney Kore.
Nüfus ve Halk
Japonya nüfusu azalan bir ülke. 2008 yılında 127.080.000 kişiyle en yüksek değerine ulaşan ülke nüfusu bu yıldan itibaren azalıyor ve bugün 126 milyon 400 bin civarında. Japonya topraklarının yüzde 73’ü tarım, sanayi veya yerleşim alanı olarak kullanılmaya uygun değil. Nüfus, çok yoğun bir şekilde dar olan kullanılabilir alanlara toplanmış, bu nedenle Japonya dünyanın en yüksek nüfus yoğunluğu bulunan alanlarına sahip. Nüfusun yüzde 80’i en büyük ada olan Honshu adasında yaşıyor.
Kültür ve dil açısından homojen bir toplum olan Japonya’nın yüzde 98,5’i etnik olarak Japon, diğerleri ise ağırlıklı olarak Kore ve Çin kökenli. 83.5 ile dünyanın en yüksek ikinci ortalama ömür beklentisine sahip ülkesi. Yaşlı bir nüfusa sahip ülkenin yaklaşık yüzde 25’i 65 yaşının üzerinde. Ülkede yüksek bir intihar oranı var ve her yıl yaklaşık 30 bin kişi intihar ediyor.
Gezilecek Noktalar
Japonya seyahat planımı henüz yapmadım, şimdilik aşağıdaki şehirleri içeren bağımsız bir Japonya turu düşünüyorum. Ülke hakkında bildiklerimin hepsi yukarıda. Japonya gezisi için kent, mekan, yemek, ziyaret önerilerinizi bu yazımın altına yorum olarak yazmanızı rica ediyorum.
Japonya hakkında bilgi yazıma yorum ve önerilerinizi bekliyorum. 🙂
Yazımın devamı: Japonya Gezi Rehberi: Maliyet, Fiyatlar, Tren, JR Pass, Ucuz Konaklama, Alışveriş ve Yemek
15-27 Mayıs arası çok değerli bir Japon abimle Japonya’daydım. Çok çok iyi bir deneyimdi. Epey tecrübeniz var fakat Japonya çok özel gelecektir hocam size muhtemelen.
Birkaç ipucu da ben vereyim:
1- Ucuz iş gücünü genellikle Çinliler karşılıyor. Cafe/Lokantalardaki garsonlar, mağazalardaki personeller genellikle Çinli gençlerden oluşuyor. Her çekik gözlüyü Japon sanmayın.
2- Tokyo, Kyoto gibi merkezi ve popüler kentler dışındaki yerlere gitmenizi özellikle tavsiye ederim. Wachima, Izu Hiroşima gibi daha sakin ve dingin yerlere de muhakkak uğrayın. Nara’ya uğramadan hiç dönmeyin hele, o ceylanların arasına karışın. 🙂
3- Tokyo’da ismini şuan hatırlamadığım, bizim Eminönü, Mahmutpaşa muhitini andıran uygun kıyafet ve elektronik ürünlerinin satıldığı bir pazar var. Memleket hasreti çekerseniz orada sıklıkla Türk dönerciler bulmanız mümkün. Fakat hijyen olarak pek tavsiye etmediğimi de söyleyeyim. : )
Tıkandığınız, yahut çaresiz kaldığınız bir durum olursa Kyoto’da bar işleten Diyarbakırlı bir abiyle irtibata geçerim buradan sizin için. Muhakkak bir önerisi olacaktır.
İyi seyahatler.. 🙂
Japonya bilgileri ve önerileri için çok teşekkürler! Çinlileri Japonlardan ayırt etmeye çalışacağım. Çin, Moğolistan ve Kore’de benim adım Batılı idi, onlar da Türk ile Fransız veya Almanı ayıramıyorlar. 🙂
Bahsettiğiniz Mahmutpaşa benzeri yer Ameyoko olabilir.
Bir ay bile olsa Japonya’ya az gelebilir.
Çelebi Alper; öncelikle büyük şehirler arasında Nagoya’da (4.) var; yazıda atlanmış sanırım. Orada bir konferansa katılmıştım. Güzel yer ama sıra gelmeyebilir. Akademik not: Üniversitesi çok başarılı ve meşhur. Nobel ödülleri gırla 🙂
Benim tavsiyem Fuji çevresini mutlaka gezmeniz. Kawaguchiko ile ilgili bir yazım var, inceleyin isterseniz.
Japonya bilgileri ve seyahat önerileri için teşekkürler. Önümüzdeki 10 gün gezim üzerinde çalışmalıyım, şu anda plan sıfır.
Tüm gezilerimden önce sizin sitenizi ve sandaletli seyyahı okumadan yola çıkmam, biraz borcumu odemek istiyorum. Japonya’ya 3 kere gittim ama yine de her şeyi çok iyi bilirim diyemem zor bir ülkedir.
1. Tüm japon yemeklerini internetten araştırıp öğrenip gitmelisiniz. Dışarıdaki tabelası ve içeri girince önünüze getirilen menu kanjidir ve garson ingilizce asla bilmez.
2. Tokyo’da bir metro istasyonundan diğerine giden farklı metro şirketleri vardır, fiyatları ve gidiş süreleri farklıdır. Pasmo kart alın içini doldurun, danışmadan yardım isteyin en ucuz gidişi öğrenin. Ilk binişte ve inince kart okutulur, mesafeye göre ücret alınır.
3.Tokyo’da Shinjuku’da kalmaya çalışın 24 saat yaşar hiç sıkılmazsiniz.
4. Yaninizda yen götürün, döviz bürosu yoktur. Döviz de ATM’de alınır satılır.
5. Family Mart ve Lawson marketler her yerde vardır ve 24 saat açıktır, tüm ihtiyaçları karşılar.
6. Japonya Temmuz ve Ağustosta inanılmaz berbat sıcaktir, sakin gitmeyin. Sakura zamanı zaten pahali olan oteller evrim geçirir.
7. Kyoto’ya ne kadar da çok zaman ayırsaniz da tapinaklari bitirmezsiniz, seçimi doğru yapmalısınız. Fusimi inari, Nijo castle, altın ve gümüş tapinaklari, Ryoan-ji, Nanzen-ji mutlaka gorulmeli.
8. Kyoto’da 9hours capsule otel mukemmeldir.
9. Mermi trenler için önceden bilet almaya gerek yoktur, 4-5 dakikada bir Tokyo’dan Osaka’ya tren vardır. Şöyle soyleyeyim saat 10.00da Tokya stationa gittiniz, 4-8-14 ve 19 geçe tren var diyelim 14 ya da 19 geceye bilet alın, Peronu bulmak epey vakit alır.
10. Yokohama haritanızda işaretli değil bence gitmelisiniz. Liman bölgesi ve Çin Mahallesi gezilmeli. Yarım gün yeter.
11. Tokyo’ya yeterli vakit ayirin.
12. Japonya’yi gezmek için önce ulaşım sistemini çözmelisiniz. Hyperdia sitesi her derde devadir. http://www.hyperdia.com/en/
Şimdilik aklıma gelenler bunlar.
Iyi gezmeler
Emrah Bey Japonya hakkında bilgiler için çok teşekkürler. Ben de yazın sıcak diye çekiniyordum ama 3 defa yazın giden bir arkadaşım ve yine yazın giden bir blog okurum rahatsız edici bir sıcak olmadığını söyledi. İstatistikler gündüz en yüksek 30 derece diyor. Umarım aşırı sıcak olmaz.
Japonya benim özel ilgi alanım 🙂 Japonca öğrenip Japon şirketinde iş bulacak kadar sevdiğim Japonya ve kültürünü umarım sen de seveceksin. Benim iki naçizane tavsiyem olacak, biri Japonya’da insanlar aslında sıcak kanlı ama karşıdakini rahatsız etmeyeyim diye ve İngilizce konuşmaktan çekindiklerinden genelde uzak duruyorlar, bu buzu kırmanın en kolay yolu bir kaç kelime de olsa Japonca selamlaşma olsun nasılsın deme olsun olacaktır. Kawaii kelimesini mutlaka not etmelisin! İkinci tavsiyem ise kalacak yer olarak Japonya’ya özgü ilginç yerler var, misal kapsül hotel, onsen, internet cafe, tapınakta kalma vs gibi, bence fırsatın olursa bunları da bir deneyim olarak yaşamalısın. ( Bu gibi Japonya’da farklı konaklamaların detaylarını şurada yazdım şimdi burada uzatmayayım 🙂 http://www.gezielciniz.com/japonyada-nerede-kalinir/ )
Japonya’yla ilgili detay bir sorun olursa direk konuşalım ben bilmiyorsam da bir Japon’a sorarım öğreniriz 😀
Bende bugünlerde seni arayacaktım sevgili Elçin. 🙂 Çok az zamanım kaldı ve şu anda Japonya planım sıfır aşamasında. Kapsül otel şart! Sevgiler.
Merhaba gezielçiniz ben de gideceğim.
Merhaba! Üç kez Japonya’ya gitme fırsatım oldu. Hangi mevsim gidiceksiniz? Benim için Japonya’da iki vazgeçilmez var – birisi Kyoto, bir diğeri ise Japonya’nın en kuzey adası Hokkaido. Hokkaido yaz mevsimlerinde Provence gibi olmakla birlikte, esas kışın inanılmaz bir yer oluyor. Murakami kitaplarında sıklıkla geçen bir bölge. Sitemde sadece Hokkaido’da ithafen bir galeri de hazırlamıştım. http://tr.bizarrejourneys.com/portfolyo/hokkaidonunhayaletleri/
Ben Tokyo’yu çok sevenlerden değilim – ancak Tokyo’nun biraz daha alternatif sayılan Meguro mahallesi insana kedisini Tokyo içinde Kyoto’da gibi hissettirebiliyor.
Temmuz ortası gidiyorum. Teşekkür ederim bilgiler için.
Merhaba Alper Bey,
Japonya’yı sizin gözünüzden izlemek çok keyifli olacak ☺ Ben geçen yıl Ağustos ayında 22 gün kaldım, kesinlikle yetmedi. Tekrar tekrar gitmek isterim. Ağustos ayında dehşet bir sıcak vardı, aynı zamanda nem; ama gezmeye engel değil. En azından günler upuzun. Bir güne bir sürü şey sığdırırsınız
Ben seyahatimin 1 haftasını Okinawa’ya ayırmıştım. Umarım bir dahaki sefere siz de o cenneti görme imkanı bulursunuz.
Japonya hakkında yazılacak ve tavsiye edilecek bir sürü şey var tabi ama benim için en hoş deneyimlerden biri “Asakusa Culture Tourist Information Center”da pazar günleri turistlere yönelik Japon kıyafetleri ile Japon dansı öğrenmekti. Görevliler o kadar kibar ve zarifti ki o kıyafetleri deneyip çıkmak bile keyifli olur inanın ☺
Favori suşi restoranım Kura Suşi olmuştu. Japonca yazımını bilemiyorum tabi restoranın dışında da Latin alfabesi kullanılmıyor ama birilerinden yardım alıp bir kez giderseniz bir daha kopamazsınız 100 yenlik tabakların hepsinin müptelasıyım
Merhaba Esra hanım. Japonya seyahat önerileriniz için teşekkürler! Önce birkaç yerde “yazın gidilmez çok sıcak” diye okudum ama sonra hem bir arkadaşım hem de bir okurum yazın birden fazla kez gittiğini ve hiç de aşırı sıcak olmadığını söyleyince aldım Japonya biletimi. Sıkıntı yaşayacağım yani desenize? Asakusa Culture Tourist Information Center Tokyo’da mı? Gitmek isterim. Kura Suşi? 100 yen 3 lira ediyor, nasıl yani? 🙂
Selamlar tekrardan ☺ Sıcağı için biraz İstanbul-Antalya arası diyebilirim ama hiç gözünüz korkmasın. Japonlar gibi açın şemsiyenizi, gezin doyasıya .
Bahsettiğim turizm bürosu Tokyo’da Asakusa bölgesinde. Hem Sensoji Tapınağı hem de Tokyo Tower bu bölgede olduğundan mutlaka yolunuz düşecektir. Gps’te yeri çıkıyor. Ben aynı zamanda Asakusa’da ‘Capsule Hotel Asakusa Riverside’ da 2 gece kaldım kapsül deneyimlemek için. En ucuzu oydu o dönemde. Kapsüller biraz eski ama keyifliydi. Doğrusu ben kapsül konaklamasını çok sevdim ve daha sonraki seyahatim Tayvan’da da sık sık kapsüllerde kaldım.
100 yen suşiciler oldukça yaygın Japonya’da. Tabakta çeşidine göre 2, 4 veya 6 adet suşi oluyor. Yürüyen bant sistemi var. Bantlardan seçip almak veya ekrandan sipariş vermek bile çok keyifli. Bulduğunuz zaman dalın içeri Suşiyle aranız nasıl bilmiyorum ama en kötü çorba içer, tempura dedikleri sebze kızartmalarından yer, bedavaya doyasıya yeşil çay içersiniz.
İstanbul gibi deseydiniz biraz rahatlayacaktım ama Antalya deyince korktum. 🙁 Tokyo’daki o turizm bürosuna mutlaka gideceğim o halde! Kapsül otelin gecesi ne kadardı? Gündüz boşaltmak zorunda mısınız? Eşyalar kalabiliyor mu? Suşi yerim ama pek sevdiğim bir şey değil. Çorbalar tempura falan bana çok daha fazla uyar. yemek seçmem pek yurt dışında ama, rahatımdır yerim. 🙂
Bahsettiğim kapsül otelin gecesi 20-25 usd civarıydı. Zaten o fiyatların altında hostel yok. Eşyalarınızı dolaba kitliyorsunuz. Sanırım anahtar veriliyordu dolap için. Tayvan’da kaldıklarımda kapsülün kapısı da kitleniyordu ama bunda sadece stor gibi perde iniyordu. Dediğim gibi biraz eskiydi. Bir de banyosu ayrı duşlar şeklinde değil hamam gibi toplu yıkanılan bir alandı.
Japonya’daki hostel ve otellerde erken check-in kesinlikle kabul etmiyorlar(bana hep öyle denk gelmiş olabilir) Hostel boş olsa dahi çoğuna kabul edilmedim. Paralı dolaplara emanet bırakmak durumunda kaldım. Yine bu kapsülde de resepsiyonist neden erken geldiğim konusunda sorular sorup çantamı ücretli dolaba kitletti
Suşi konusunda bir tavsiye vereyim. Seared salmon cheese. Somon balığı üzerindeki peyniri pürmüz benzeri bir ateşe tutuyorlar. Hem balığın çiğliği biraz olsun azalıyor hem de peynir eriyip isli bir lezzete kavuşuyor ☺ suşiyi çok sevmeyenler için birebir ☺
Tahmin edebiliyorum, Japonya pahalı bir ülke. Ah, tütsülü tatları pek severim, sanırım seared salmon cheese tam benlik. 🙂 Tüm Japonya önerilerinize açığım.
Tekrar merhaba Alper Bey, umarım planlamalarınız iyi gidiyordur. Mutlaka bilgi sahibisinizdir ama ben yine de hatırlatayım dedim. Yaz döneminde sumo müsabakaları yapılmıyormuş ama bazı okullar antrenmanlarını izlemenize olanak sağlıyor. Ben yerel birinin yardımıyla bir okul bulup antrenman saatlerini öğrenmiştim ancak gitmeye fırsat olmadı. İlginizi çekerse bir araştırın derim. Maalesef okulun adını hatırlamadığım için yardımcı olamıyorum. Sevgiler
Japonya öneriniz için çok teşekkürler.
Merhabalar,
Sadece 5 günüm kaldı ve ortada bir şey yok. Şu nasıl sizce:
Tokyo 5 gün 16-21 Temmuz
Hakone 2 gün 21-23 Temmuz
Kyoto 3 gün 23-26
Osaka 2 gün 26-28
Hiroşima 3 gün 28-30
Fukuoka 2 gün 30 Tem-1 Ağustos
Nagasaki 3 gün 1-4 Ağustos
Kanazawa 1 gün 4-5 Ağustos
Shirakawago 1 gün 5-6 Ağustos
Takayama 1 gün 6-7 Ağustos
Tokyo 8 Ağustos 11:10 Uçak Narita
Rotanızdaki bildiğim noktalar ile ilgili yorum yapayım, Tokyo 5 gün yeterli olur ama Kyoto 3 gün bana yetmemişti. Ordan çok keyif alacağınıza emin olun. Belki 1 gün fazladan eklersiniz durumunuza göre ya da biraz yoğun bir program gerekebilir.
Nara, Kobe gibi yerleri eklememişsiniz. Kobe’de bir şey yok belki ama Nara’ya gitmelisiniz. Osaka’dan günübirlik gidilebilir. Sanırım siz de öyle düşündünüz veya belki de atlamışsanız diye hatırlatma yapayım dedim.
Japonya seyahat önerileri için çok teşekkürler. Nara günübirlik olur diye rastlamıştım ben de bir yerde.
Merhaba.Bu ay sonunda asya’nın en buyuk muzik festivali var.Selamlar ve iyi eğlenceler. http:// fujirock -eng.com
Teşekkür ederim.
Merhabalar,
Japonya toplu tren bileti Rail Pass şehir içinde de geçiyor mu? Yani Tokyo’da 5 gün kalacağıma göre 2 haftalık alıp son 4 gün için (Kanazawa ve sonrası) ayrıca bilet mi almam, yoksa 3 haftalık Pass mı almam mantıklı olur? Bu arada Nagazaki-Kanazawa uzun yol, onu kapsaması şart, 2 haf talık alırsam son güne denk geliyor.
Kredi kartı geçmiyormuş onu anladım. Ama ben her ülkede normal banka kartımla ATM’lerden mevduat hesabımın o ülke parası karşılığını çekiyorum. Bir arkadaşım hepsi yabancı kartları kabul etmez, ben bütün nakitimi götürdüm dedi. Siz nasıl yaptınız?
Merhaba Alper Bey, şahsen ben rail pass biletine hiç girmedim uzun kalmamdan dolayı. Henüz bilgi veren çıkmamış, ben bildiğim kadar yardımcı olayım. Şehir içinde de pass kartı kullanabilirsiniz ama tüm hatlarda geçmiyor. Japonya’da ulaşım hizmeti veren farklı birçok firma var. Sadece jr firmasının hattında kullanabilirsiniz bileti. Gitmeden önce bana cazip gelmemişti. JR hattını internetten bulursunuz sanırım. Oldukça kapsamlı sayılabilir. Ama mutlaka farklı hatları da kullanmak isteyebilirsiniz.
Kredi kartı hiçbir yerde geçmiyor demek haksızlık olur. Tr’deki kadar yaygın değil desek daha doğru. Küçük işletmelerde kullanamazsınız. Döviz bürosu beni sıkıntıya sokmuştu. Tokyo’da çok zor bulduğumu hatırlıyorum. Diğer günlerde banka kartımla çekim yaptım. Family Mart marketlerin içindeki ATM hem komisyonu uygundu hem de sorunsuz para veriyordu. Komisyonu tam hatırlayamadım ama 300 yen gibi bir şeydi sanırım. Birkaç banka denersiniz belki ama sorun yaşayacağınızı sanmam. Sadece çoğu bankaları uluslararası anlaşmalı değil.
Merhaba Esra Hanım,
Az önce en uzun süreli ve en iyi Japan Rail Pass bilet ödememi yaptım. Çok pahalı ama farklı kişiler “öyle ama almazsan daha fena” dediler. Bilgiler için çok teşekkürler. O halde geçen her yerde kredi kartı kullanacağım. Dövizle gitmek yok, o belli oldu. Bir miktar Japon yeni alacağım, ama bitmeden oradaki ATM’lerden de çekeceğim. Tokyo dışında para çektiniz mi hiç?
Hayırlı olsun rail pass’iniz 🙂 Umarım memnun kalırsınız.
Tokyo dışında Osaka, Kyoto, Nara, Kobe gibi yerlerden para çektik. İşlevsel bir banka bulursanız gerisi kolay olur. Hep aynı bankayı kullanırsınız. Family Mart içindeki Atm’yi denemeyi unutmayın. Adım başı denk geliyor zaten. 🙂
Memnun kalmalıyım, çok para verdim. 🙂 Teşekkürler. Az önce gittiğim dördüncü döviz bürosunun elindeki tüm Japon parası olan 50.000 yeni aldım. Family Mart diğer şehirlerde de varsa endişelenecek bir durum yok o halde?
Bizdeki Bim’lerden çok çok daha fazla, rahat olun 🙂 Umuyorum ki sıkıntı yaşamayacaksınız ☺
E gayet iyi o zaman. Siz hariç sorduklarım para çekmenin çok zor olduğunu, Japonya’ya bütün paralarını nakit götürdüklerini söylediler. Orada gerekebilecek ve çok pahalı bir şey var mı buradan götürmemi önereceğiniz? Ayrıca kaldığınız otel veya pansiyonlardan ucuzları varsa bilgilerini ya da adlarını yazar mısınız?
7Eleven’lar da ücretsiz internet bağlantısı var, ayrıca içlerindeki ATM’ler den MasterCard’la para çekilebiliyor. Hiç kimse bahsetmemiş Koyasan’ı.. Osaka’ya 3 saat mesafede, Budizm’in Japonya da başladığı yer. Çok sayıda hacı adayının yürüyerek gitmeye çalıştığı bir dağ kenti. Tapınaklar daha az turistik ve kentte otel yok tapınakta konaklamak tek çözüm (çok ucuz değil). Bir de Takayama’ya çok yakın “Alpine Route” var. Bir günde geçilen yazı, kışı, baharı yaşatan bir güzergah.
Çok detaylı bir yazı olmuş. Japonlar hakkında “artık daha da çılgın bu insanlar” diyebilirim. Yalnız kadınlar için erkek kolu, erkekler için hanımefendi kucağısı… Çok ilginç insanlar!!!
Merhaba yazılarınızı severek okuyorum ancak Japonca ile ilgili verdiğiniz bilgiler hatalı birazcık:/ üç adet alfabe kullandıkları doğru, bunun en temel sebebi kelime kökenlerine göre ayrıştırma yapmaları. Yabancı kökenli kelimeler katakana ile, japonca kelimeler hiragana ile, çin kökenli kelimeler ise kanji ile yazılıyor. Kullandıkları tüm bu alfabeler hece sistemine dayalı, Japonca’da tek başına bulunan tek harf “n” bunun haricindeki tüm harf ikonları bir heceyi seslendirir. Kanjiler resim gibi olsalar da ve belirttiğiniz gibi bir şeyi tek başına ifade edebilseler de çoğu zaman bu şekilde kullanılmazlar. Mesela pirinç tarlası anlamına gelen kanji, başka bir kanji ile birleştiğinde bambaşka bir anlam oluşturur çünkü kanjilerin iki farklı seslendirilişi vardır, buna göre farklı kanjilerle birleşerek anlamı değişir. Kullandığınız ve başlığı “japonca yazılar” olan görsel hiragana alfabesinin bir kısmıdır. İyi gezmeler! 🙂
Japonca hakkında bilgiler için teşekkürler. Japonya bir harika. 🙂
Alper hocam dondunuz mu japonyadan. Yazi ve resimler ne zaman geliyor.
Merhaba. Japonya’dan yakında döneceğim. İlk fırsatta yazacağım. İlginize teşekkürler.
Üstad samuraylardan bahsetmemişsin. Onu da ben ekleyim.
Samuray, eski Japonya’da soylu asker sınıfı için kullanılan bir terimdi. Samuray, eski Japoncada ‘hizmet etmek’ manasına gelen saburau kelimesinden türemiştir. Derebeylerin hizmetinde çiftçi ve savaşçı olarak çalışmışlardır.
Japonya hakkında bilgi yazıma Samuray konusunda katkınız nedeniyle teşekkür ederim.
Alper Bey, Japonya seyahatinizi bloğunuz ve Mide Lobisindeki paylaşımlarınızdan merakla izledim. 30 Ağustostan itibaren 10 gün Japonya’da olacağız. Otel hariç, orta halli yeme içme dahil kişi başı ortalama günlük harcamayı ne kadar düşünmemiz gerekir. Yanıtlayabilirseniz sevinirim.
Merhaba Gülten Hanım. Japonya gezime ilginize teşekkür ederim. Ülke bizim gözümüzde büyüttüğümüz, sandığımız gibi dünyanın en pahalı ülkesi değilmiş meğer. Günlük veya haftalık olsun, harcama için rakam vermekten hep çekinirim, ancak fiyat verebilirim. Şehirler arası ulaşım otobüsle uygun ama yavaş, trenle hızlı ama çok pahalı. Seyahat edecekseniz Japon Rail JR Pass almak gerekir. Sade ve yerel bir lokantada 25 liraya birkaç kap lezzetli yemek, şık bir restoranda 30 liraya doyurucu bir kap, 60 liraya zengin bir akşam yemeği yiyebilirsiniz. Meşrubat ve su fiyatları bizden biraz daha yüksek, çok fazla değil. Müze, saray gibi turistik yerlerin giriş bilet fiyatları makul; 300 – 500 yen (10 – 15 TL) civarında, daha düşük olanlar da var.
Alper Bey, Japon Rail Pass’ımızı aldık, bilgilendirici yanıtınız için çok teşekkür ederim.
Harika. 1 haftalık mı aldınız? Normal mi Green mi?
Normal aldık Alper Bey. Yeterli midir?
Bir haftalık aldık, ilk üç gün Tokyo’da açtırmamayı düşünüyoruz.
Ben de en uzun olan 3 haftalık JR Pass aldım, Tokyo’da sekiz gün kaldığım için yetti. Normali yeter bence.
Ben de gitmek istiyorum ya harika bir yere benziyor.
SAKURA Kaç kez duydum bu kelimeyi. Kaç kez o fotoğraflara bakıp bakıp hayallere daldım. Kaç kez sırf bu ana şahit olabilmek için kendime söz verdim bir gün gidip göreceğim diye. Gittim. Ama göremedim. Çünkü Sakura, Türkçede kiraz çiçeği anlamına gelen, süs amacı ile yetişen ve 1 hafta ile 10 gün gibi kısa süre ömrü olan ve döneminin de bahar ayı olduğu, insana harika seyir zevki veren kısacık bir sürede görülebilen bir doğa olayıdır.
Sayın Çelebi ,
Ne oldu Japonya seyahatiniz artık bir blog yazısı gelse 🙂
Kapsülde rakı keyfi bizi kesmedi 🙂
Sevgiler
Haklısınız Elif Hanım, Tokyo’dan başlayarak gittiğim Japonya kent ve kasabalarını yazmam gerekiyor, yakında zaman ayıracağım. 🙂 İlginize teşekkür ederim, sevgiler.
japonlar hakkında birçok bilgi internette bulunuyor fakat araştırmalarım sonucu en detaylı anlatan web sitesi olarak sizlerle karşılaştım bilgilendirme ilginiz için teşekkürler.
Merhaba Alper Bey.
2 sorum var:)
1) Tokyo’da havalimanından şehir merkezine ulaşım ücreti ne kadardı?
2) 1 haftalık seyahat için Tokyo dışında hangi şehri veya şehirleri önerirsiniz?
Merhaba. Tokyo’da iki havalimanı var. Biri Japonya’nın en büyük havalimanı olan Haneda kent merkezine daha yakın. Haneda Havaalanı’ndan şehir merkezine gitmek için bilet ücreti 490 Japon Yeni olan Monorail ile Hamamatsu-cho istasyonuna gidip sonra da 160 yen fiyatlı biletle JR Line trenine binerek Tokyo Station’a ulaşabilirsiniz. Diğer bir yol ise Haneda’dan Keikyu metro hattı (bilet ücreti 410 yen) ile Shinagawa istasyonuna, ardından JR Line ile (170 yen) kent merkezindeki Tokyo Station’a gitmek. Lüks seçenek Airport Limousine Bus var ama şehir merkezinde gideceğiniz yere göre ücreti 820 ile 1230 yen arasında değişiyor.
Uçağınız Narita Havalimanı’na inerse JR Narita Airport Station’dan JR Narita Express ile 3020 yen ücretli biletle 53 dakikada Tokyo Station’a; 3190 yene 79 dakikada Shinjuku Station’a ulaşım sağlayabilirsiniz. Rapid Sobu Line hattı ile Tokyo Station 80 dakika sürer, fiyatı 1320 yen. Keisei Electric Railway elektrikli treni de var, 44 dakikada Ueno Station’a gidiyor ama bilet ücreti 2470 Japon Yeni.
1 haftalık Japonya turu için Tokyo’nun yanı sıra Kyoto’yu öneririm, hem günübirlik Nara, ve/veya günübirlik ya da 1 gün kalarak Osaka gezisi de mümkün olur.
Abii o trafik canavarındaki şey yukkuri reimu ve marisa’idi 😀
Japonya yazıma ilginize ve bilgi için teşekkürler. 🙂
merhaba, biz de yaklaşık 1 ay sonra osaka, hiroşima, kyoto, tokyo yapmayı planlıyoruz. size sormak istediğim bir konu var, şehir içinde bir yerden bir yere giderken yol tarifi için ne kullandınız? bir de metro ve tren istasyonlarında istasyonların ingilizce adları yazıyor muydu? yani biniecek terminaller, inilecek istasyonları bulmak işkence oluyor mu? en büyük korkumuz bu. kendi hatlarımızı kullanmak istemiyoruz çünkü paketler çok pahalı. oradan hat alıp internet kullanımını açalım diyoruz, siz iletişim ve internet konusunu nasıl çözdünüz?
Merhaba. Ben klasik kağıt kent haritaları kullanıyorum, ücretsiz rahatlıkla bulabilirsiniz, havalimanında alırsınız danışma bürosundan. Çevrim dışı çalışan akıllı telefon uygulamaları da var. İstasyonların Latin harfleriyle adları hep yazılı. Ben telefon operatörümden yarım saatlik konuşma paketi aldım pahalı değil, internet için sadece wifi kullandım. Bu Japonya turunuza ne kadar zaman ayırdınız?
Japonya gidip görmeyi istediğim tek ülke. Kültürleri insanları yaşam şekilleri ilgimi çok çekiyor. Birkaç kez gitmek için girişimde bulundum fakat maddi yetersizlikten dolayı gidemedim 🙂 ama parayı buluyum direk gidicem 🙂
Japonya harika bir ülke, özel bir halkı, kültürü, gelenekleri var. Japonya sevdanızdan asla vazgeçmeyin. 🙂